18 Ağustos 2011 Perşembe

Hint Okyanusu Adaları Oyunları 2011

8. düzenlenen Hint Okyanusu Adaları Oyunları'nda futbolda şampiyon Seyşeller oldu. Oyunların ilk yapıldığı 1979'dan beri ilk kez finale çıkan ev sahibi Seyşeller, finalde Reunion'u normal süresi 1-1 biten maçın ardından penaltılarla 4-3 mağlup ederek altın madalyaya uzandı.

Hint Okyanusu Adaları Oyunları (orijinal adıyla Jeux des îles de l'océan Indien), düzenli olarak ilk kez 1979 yılında Réunion'da yapıldı. O tarihten önce Madagaskar, Mauritus ve Réunion'un kendi aralarında organize ettikleri ve yalnızca futbol müsabakalarının yapıldığı bir turnuva vardı. 1947'den 1963'e kadar aralıksız her yıl sürdürülen turnuva 10 kez Mauritus, 3 kez de Madagaskar şampiyon olmuştu. 63'te yapılan son oyunlardaki Mauritus-Madagaskar maçında oyun, maç 1-1'ken 53. dakikada iptal edilip Madagaskar şampiyon ilan edilince Mauritus bir daha kupaya katılmama kararı aldı. Bu da oyunların sonunun gelmesi demekti.
Maskot Kara Papağan

1974'te Réunion Olimpiyat Komitesi, Hint Okyanusu ülkelerinin katılımına açık bir spor organizasyonu düzenlemeye karar verdi. IOC'nin de tanıdığı oyunların ilk ismi Hint Okyanusu Oyunları'ydı. Ancak Sri Lanka daha sonra ilk oyunlara katılamayacağını açıkladığından, oyunların adı Hint Okyanusu Adaları Oyunları olarak değişti.
İlki 1979'da Réunion'un Saint Denis şehrinde yapılan organizasyonun sekizincisi, 5-14 Ağustos tarihleri arasında Seyşeller'in Victoria şehrinde düzenlendi. Komor Adaları, Madagaskar, Maldivler, Mauritus, Mayotte, Réunion ile birlikte ev sahibi Seyşeller'in katıldığı oyunlarda birincilik 57 altın, 66 gümüş ve 58 bronz ile Réunion'un oldu. Seyşeller; 57 altın, 27 gümüş ve 39 bronzla ikincilikte kaldı. Tüm madalya listesi şurada mevcut.



Futbolda ise Seyşeller'in aldığı altın madalya, tarihlerinde ilk kez kazandıkları bir başarı. Futbolda oyunların tamamına katılan dört ülkeden biri olan Seyşeller'in (diğerleri Komor Adaları, Réunion ve Mauritus) daha önce bir gümüş, üç bronz madalyası vardı. Futbolda en başarılı ülke ise üç altın, üç gümüş, bir bronzla Réunion. Kazananların tam listesi ise şöyle;
1979      Réunion
1985      Mauritius
1990      Madagaskar
1993      Madagaskar
1998      Réunion
2003      Mauritius
2007      Réunion

Réunion, en başarılı takım olmasına rağmen bir FIFA üyesi değil. Mayotte ile birlikte bu oyunlara katılan iki Non-FIFA takımı oluşturdular. Katılan diğer takımlardan FIFA sıralamasında en üst basamakta yer alan ekip 149. Madagaskar olurken, onu 160. Maldivler, 175. Komor Adaları, 195. Mauritus ve 199. Seyşeller takip etti.

Kevin Betsy
Oyunlarda, futbolcuların çoğu kendi ülkelerinin takımlarında veya bu turnuvaya katılan diğer ülkelerin takımlarında forma giymekteydi. Buna rağmen Komor takımından üç, Mauritus ve Seyşeller'den de birer oyuncu Avrupa'da futbol yaşantısını sürdürmekte. Bu isimler, Komorlu Said Mhoudine (C.S. Visé - Belçika), Ali Mourad (Lassaraz - İsviçre), Abdullah Mfoihaya (Oslo City FC - Norveç), Maurituslu Jonathan Bru (Oliveirense - Portekiz) ve Seyşellerli Kevin Betsy (Wycombe Wanderers - İngiltere) idi. Komorlu Milwall oyuncusu Jimmy Abdou ise kadroya dahil edilmemişti.

Maçlar, 1800 kişilik sentetik çimli Stade L'Amite'de ve 10 bin kapasiteli, doğal çimli Stade Linité'de oynandı. Stade L'Amite'nin düzenlemesi, bundan 4 yıl önce FIFA'nın Goal projesi kapsamında yapılan yardım ile mümkün olmuştu.
Stade Linité
13 Ağustos'ta Stade Linité'deki finale gelene kadar Seyşeller, hiç maç kaybetmedi. Gruba 0-0'lık Komor beraberliği ile başlasalar da, diğer iki maçta Mauritus'u ve Maldivler'i 2-1 ve 5-1'lik skorlarla mağlup etmeyi başardılar ve lider olarak yarı finale çıktılar. Yarı finalde yan grubun ikincisi Reunion'u uzatmaların 118. dakikasında buldukları golle 2-1 yenince, tarihlerinde ilk kez finale çıkma başarısını gösterdiler.

Maldivler: 1 - Mauritus: 1
Diğer finalist Mauritus da Seyşeller ile aynı gruptan geldi. İlk tur grubundaki Maldivler beraberliği, Seyşeller mağlubiyeti ve Komor galibiyeti, onları ikinci yapmaya yetti. Yarı finalde son oyunların üçüncüsü Mayotte ile eşleşen Mauritus, rakibini penaltılarla 5-4 geçmeyi başardı. Böylece Mauritus, tek galibiyetle adını finale yazdırmış oldu. FIFA üyesi olmayan Mayotte ve Réunion ile turnuvadaki en düşük sıralı FIFA üyeleri Seyşeller ve Mauritus'un ilk dördü oluşturması dikkat çekti. Son finalist Madagaskar'ın henüz ilk turdan elenmesi de onlar için olumsuz bir netice oldu. Bir diğer hayal kırıklığı da Maldivler cephesinde yaşandı. Geçtiğimiz ayın sonunda FIFA Dünya Kupası elemelerinde eşleştiği Asya dördüncüsü İran'a deplasmanda 4-0 yenilse de, içeride aldığı sadece 1-0'lık mağlubiyet, takım için oldukça umutlandırıcı olmuştu. Mart ayında da AFC Challenge Cup elemelerinde grubu birinci bitirerek önümüzdeki yıl yapılacak turnuvaya katılma hakkı elde etmişlerdi. Bu oyunlardan sadece iki puan alarak ilk turda elenmek şüphesiz büyük hayal kırıklığı ve çalıştırıcı Diego Cruciani'nin koltuğunun sallantıda olduğunu söylemek mümkün. Takım ile alakalı bir söylentiye göre de Maldivli oyuncular, Ramazan ayına denk gelen oyunlarda sahaya oruçlu olarak çıkmıştı. Önümüzdeki günlerde bu sendromu atlatmak ve AFC Challenge Cup'a kadar iyi hazırlanmak, Maldiv futbolunun geleceği adına belirleyici olacaktır.

Seyşeller - Mauritus
Roche Cayman'daki Stade Linité'yi dolduran 10 bin kişinin izlediği final maçında ilk golü, 17. dakikada Mauritus kalecisi Ivahn Jose'den dönen topu tamamlayan Seyşellerli Kevin Betsy kaydetti. Bu golle tribünler ayağa kalksa da, ikinci yarı sıklaşan Mauritus atakları sonucunda 62. dakikada sahneye çıkan Jerry Louis takımını dengeye taşıdı. Normal süresi ve uzatmaları bu şekilde biten maçın penaltılarında 4-3 üstünlük kuran ev sahibi Seyşeller, altın madalyaya uzanan ekip oldu. 

Ivahn Jose - Mauritus
Mauritus çalıştırıcısı Akber Patel, Mayotte karşısında penaltılarda gösterdikleri başarıyı tekrarlayamadıklarının altını çizerken, binlerce taraftarının önünde oynayan Seyşeller'e kaybetmenin üzülecek bir durum olmadığını belirtti. Kaptan Ivahn Jose de elde ettikleri başarının önemine değinerek "Umarım bu ikincilik, Mauritus'un yeni jenerasyon futbolcuları için ileride kapılar açar." dedi. Seyşeller çalıştırıcısı Ralph Jean-Louis de "Bu, kelimelerle anlatılamayacak büyük bir başarı. Oyuncularım çok azimliydi ve bunu başardılar. Hepsi saygıyı hak ediyor." dedi.

Seyşeller

Oyunların üçüncüsü olarak bronz madalyayı kazanan ise Mayotte'yi 1-0 geçen Réunion oldu. Oyunların gol kralı da 3 golle Maurituslu Fabrice Pithia oldu.

A Grubu
4/8: Seyşeller 0-0 Komor
4/8: Maldivas 1-1 Mauritus
6/8: Komor 2-2 Maldivler
6/8: Seyşeller 2-1 Mauritus
9/8: Seyşeller 5-1 Maldivler
9/8: Mauritus 2-0 Komor
Sıralama: Seycşeller 7 (+5); Mauritus 4 (+1)
; Komor 2 (-2); Maldivler 2 (-4).


B Grubu
4/8: Madagaskar 1-1 Mayotte
6/8: Réunion 2-1 Madagaskar
8/8: Mayotte 2-0 Réunion
Sıralama: Mayotte 4 (+2); Réunion 3 (-1); Madagaskar 1 (-1).



Yarı Finaller
11/8: Seyşeller 2-1 Réunion
11/8: Mayotte 0-0 Mauritus (4-5 penaltılar)


Üçüncülük Maçı13/8: Réunion 1-0 Mayotte


FİNAL
13/8: Seyşeller 1-1 Mauritus (4-3 penaltılar)





8 Ağustos 2011 Pazartesi

Guernsey F.C.


Birleşik Krallık'a bağlı Manş Adaları'ndan biri olan Guernsey'den bir futbol takımı bu yıl ilk kez İngiltere liglerinde mücadele edecek. Guernsey Futbol Federasyonu'nun tam destek verdiği Guernsey FC, geçtiğimiz bahar aylarında kuruldu. Projenin amacı, adadaki iyi oyuncuların kendilerini geliştirmelerine imkan tanımak ve İngiltere liglerindeki devamlı rekabetçi ortamın içinde olmalarını sağlamak.

Daha çok offshore yatırım yapılabilecek vergi cenneti topraklardan biri olarak bilinen Guernsey'de, futbolun geçmişi aslında bir yüzyıldan önceye dayanıyor. İlki 1905'te yapılan ve iki dünya savaşı hariç kesintisiz devam eden Muratti Kupası; Manş Denizi'ndeki Guernsey, Jersey ve Alderney adalarının organize ettikleri üçlü bir turnuva. Kupanın ilk sahibi de Alderney'i 6-0, Jersey'i 1-0 mağlup etmeyi başaran Guernsey. Guernsey-Alderney maçı, adanın başka bir adaya karşı bilinen ilk maçı olarak kayıtlara geçmiş durumda. Şimdiye kadar yapılan 94 Muratti Kupası'nın 43'ünü kazanan Guernsey, 50 de ikincilik elde etti. Bu yıl geçtiğimiz mayıs ayında yapılan organizasyonda da finalde Jersey'e penaltılarda kaybettiler.

Guernsey'in devamlı katılım gösterdiği bir diğer organizasyon Ada Oyunları. Bu yıl geçtiğimiz temmuz ayında yapılan organizasyonda son derece başarılı sonuçlar alan Guernsey, finalde ev sahibi Wight Adası'na 4-2 yenilmişti. Futbol branşında toplam 9 kez katıldıkları oyunlarda, halihazırda 2 altın, 2 gümüş, 1 bronz madalya ile en başarılı ekiplerden biri olarak dikkat çekiyorlar.
2011 Ada Oyunları finali


Guernsey'de 1893 yılından bu yana düzenlenen bir futbol ligi var. Priaulx League adındaki ligde Belgrave Wanderers, Northerners, Sylvans, St Martin's, Rovers, Rangers ve Vale Recreation olmak üzere 7 takım mücadele ediyor. Bir de Jackson League adı verilen ikinci lig mevcut.


Geçtiğimiz yıl, ligi temsil eden bir takım FA Inter-League Cup'a katılmış ve finalde Liverpool County League'in takımını 5-2 yenerek kupanın sahibi olmuştu. Guernsey'in bu başarısı, kendilerine 2011 UEFA Regions Cup elemelerinde İngiltere'yi temsil etme hakkı vermişti. Regions Cup, tüm Avrupa'dan yalnızca amatör futbolcuların katılımına açık bir olan bir turnuva. Bu organizasyonda İngiltere'yi temsil etme hakkı kazanılması da Guernsey'in tarihindeki önemli başarılardan biri olarak gösterilebilir. Her ne kadar elemelerde grupta oynadığı 3 maçtan 1 galibiyet, 1 beraberlik, 1 mağlubiyetle ayrılan Guernsey turnuvaya ilk turdan veda etmek zorunda kalsa da (kaybedilen maçın Ankara Bölge Amatör Karması'na karşı olduğunu da ekleyelim) gösterilen başarı Guernsey'in İngiltere liglerinde mücadele etmesi için teşvik edici olmuştu.


Matthew Le Tissier
Geçtiğimiz mart ayından itibaren sürdürülen müzakereler sonucu Guernsey FC İngiltere lig piramidinde 10. basamak olarak gösterilebilecek Combined Counties League Division One'da mücadele etmeye hak kazandı. Bu süreçte aslen Guernseyli olan bir isim, Matthew Le Tissier'in adının altını çizmek gerek. 90'lı yıllarda Southampton formasıyla attığı spektaküler gollerle hatırlanan Le Tissier'in kardeşi Mark Le Tissier, Guernsey Futbol Federasyonu'nun başkanlığını yürütüyordu. Guernsey FC projesinin oluşumunda da çok önemli katkıları oldu ve şu anda kulübün yönetim kurulunda. Kulübün başkanlığını yürütme görevi ise, kendisine sunulan teklif sonucu Matthew Le Tissier'in omuzlarına yüklendi. Takımın teknik direktörü, milli takımın teknik direktörlüğünü yapan Tony Vance oldu. Lakapları "Yeşil Aslanlar". Adanın geleneksel renkleri olan yeşil-beyaz, forma rengi olarak belirlenirken, ikinci forma olarak gök mavisi rengi kabul edildi. Gök mavisi, Guernsey'in 1905 yılında oynadığı ilk milli maçta giydiği formanın rengiydi. Takımın oyuncuları ise geçtiğimiz ay Ada Oyunları'nda gümüş madalya kazanan ekibin oyuncuları olarak belirlendi. Guernsey çalıştırıcısı Tony Vance, yerel ligin de devam ettirileceğini, oradan gelecek oyuncuların da Guernsey FC'ye destek verebileceklerini söyledi.


Guernsey FC maçlarını kendi sahasında oynayacak. Combined Counties League'de ise Surrey, Hampshire, Middlesex ve Londra'dan takımlar mevcut. Ada federasyonu, deplasman takımlarının da seyahat masraflarını üstlenmeyi kabul etmiş vaziyette. Açıkçası Guernsey hükümetinin ve sponsor olan bahis firmasının açık desteği olmasaydı, takımın lige dahil olması ne derece mümkün olurdu şüpheli.

Guernsey FC - AFC Wimbledon - BBC
Takım, hazırlık maçlarında fena sonuçlara imza atmadı. Tarihinin de ilk maçı olarak gösterilebilecek karşılaşmada kendi sahasında ve 1060 taraftarın önünde güçlü AFC Wimbledon'a 6-5 yenilmesine rağmen olumlu sinyaller göze çarptı. İkinci maçında Bristol City'nin U-19 takımını 6-0 ile bozguna uğrattı. Son hazırlık maçında da iyi oyuna ve öne geçilmesine rağmen Horley Town'a 3-1 mağlup oldu. 


Ross Allen - BBC

Footes Lane - guernseyfc.com
Guenrsey FC'nin ilk resmi maçı ise geçtiğimiz cumartesi günü kendi sahası Footes Lane'de oynandı. Manş Adaları'nda oynanacak ilk İngiltere maçını izlemek üzere toplanan 1500 kişilik kalabalık, aynı zamanda takımlarının Knaphill'e karşı alınan 5-0'lık galibiyetine de tanıklık etmiş oldular. Bu durum, söz konusu lig için ciddi bir taraftar topluluğu ve ilk maçını oynayan bir takım için ciddi bir başarı demek. İkinci maç ise 9 Ağustos Salı günü, Hampshire'da Hartley Wintney takımına karşı oynanacak.




Menajer Tony Vance, takımın bir üst lige çıkabilecek kapasitede olduğunu düşünüyor. Takımın arkasında 65000 nüfuslu bir ada ve yoğun basın ilgisi var. Takımın birincil amacı bir üst lige çıkmaktan ziyade, rekabetçi ortamda oyuncuları hazır tutmak ve şüphesiz ülkedeki potansiyeli değerlendirmek. Ama kimbilir, belki de gün gelir Guernsey FC'yi İngiltere profesyonel liglerinden birinde, Division Two'da görebiliriz. O sene için önümüzde en az 6 sene var. Ama şimdilik, bu yeşil ada ülkesinde rüzgarın doğru yönden estiğini söylemek mümkün. Darısı, 106 yıllık rakipleri Jersey'in başına.

guernseyfc.com

7 Ağustos 2011 Pazar

Ligue 1 - 2011/12



İçinde barındırdığı spektaküler oyuncu azlığı, sakin geçen maçları ve iddaacıların favori "alt" ligi olması dışında 5 büyük ligin beşincisi kıvamındaki Ligue 1'da 2011-12 sezonu bugün itibarıyla başlayacak. Ligue 1 için marka değeri ve UEFA ülke katsayısı bakımından günümüz itibarıyla İngiltere-İspanya-Almanya-İtalya dörtlüsüyle yarışması günümüz itibarıyla zor görünüyor. Deloitte'in raporuna göre, seyirci ortalamasının arka arkaya üç sezondur düşüşü ile 20 bin'in altına inmesi, diğer büyük ligler arasında en düşük gelir artışı (%2) kaydetmesi, üstüne de kıtasal organizasyonlardaki başarısızlıklar; bugün Avrupa 6. Portekiz'in Fransa ile neredeyse aynı lig puanına sahip olmasına sebep oldu (45.344 ve 45.096).

Tüm bunlara rağmen Fransa ligini izlemek için geçerli sebeplerimiz de mevcut. Örneğin tüm Avrupa genelinde Gini katsayısı en düşük lig olması. Zira son dört sezonda Avrupa'da dört farklı şampiyon çıkaran herhangi bir lig yok. Bu durumda Fransa'daki kulüplerin denk bütçede kalmalarını şart koşan Direction Nationale du Controle de Gestion'un etkinliğinden bahsetmek olası. Fransa'da sezon sonunda kulüplerin finansal raporlarını denetleyip, yaptırımda bulunma yetkisine da haiz bir kurum olan DNCG'nin UEFA'nın finansal fair-play uygulamasına da ilham kaynağı olabileceği konuşuluyor. Temel itibarıyla kaynağı belirsiz harcamaların ve har vurup harman savurmanın önüne geçmeyi amaçlayan DNCG ilkeleri, ilerleyen zamanlarda Paris St. Germain'in başına bela olacakmış gibi. Ancak geçmiş için konuşacak olursak, 7 yıllık Olimpik Lyon hanedanının yıkılmasıyla, Avrupa'daki puantaj anlamında heyecan katsayısı en yüksek, şampiyonunun en çok puan ve maç kaybettiği lig olması, Ligue 1'ı her daim takip edilesi kılıyor. Ayrıca eklemeden geçmeyeceğim, Canal + ve Orange'ın yayınlarının kalitesinin de, her ne kadar bazı atakları ofsayt kamerasından yayınlamakta ısrarcı olsalar da (!), çok başarılı olduğu söylenebilir.

2011-12 sezonu için takımları teker teker inceleyelim;


-AC Ajaccio
Guillermo Ochoa
2006'dan beri mücadelesini sürdürdüğü 2. ligde geçen uzun yıllardaki en büyük başarısı 9. luk olan Korsika temsilcisinin kara talihi geçtiğimiz mayıs ayında değişti. Ligde oynadığı son 5 maçın 4'ünü kazanarak ligi ikinci bitiren Ajaccio, özlediği Ligue 1'a da yeniden "merhaba" demiş oldu. Geçtiğimiz sezon en çok forma giyen ve en çok gol atan isim, tecrübeli Jean François Riviere ile yollarını ayıran Ajaccio, yerini St Etienne'den hatırladığımız Brezilyalı golcü Ilan ile doldurdu. Bir diğer kilit transferleri ise 36 yaşını doldurmuş Thiery Debes yerine alınacak iyi bir kaleciydi. Meksikalı Guillermo Ochoa'dan uygununu bulamazlardı sanırım. Pırpır diye tabir edilen oyunculardan ofansif orta saha Frederic Sammaritano da yeni sezonda ikametgahını Auxerre'den Korsika'ya aldırdı. Geçen sezon mavi-beyazlı formayı 34 kez giymişti. Marsilya'da çok da umduğunu bulamayan Leyti N'Diaye ve Le Mans'dan Samuel Bouhours savunmaya takviyeler, ki Ajaccio'nun geçen sezon Ligue 2'nün en az gol yiyen ikinci takımı olduğunu hatırlatalım. Ajaccio'nun diğer yenileri de Sedanlı sol açık Damien Tieri ve Grenoble'un sol beki Jackson Mendy. Şansa bak, takımın ikinci ligden üçüncü lige düşsün, sen bir sonraki sene birinci ligde oyna. Hem de Korsika gibi bir yerde. Adamımsın Mendy.
Off-season notu: 9/10
Tahmini lig sırası: 14


-AJ Auxerre

Neyleyeyim Jelen'siz, Pedretti'siz Auxerre'i... Ayrıca 40 maçta attığı 6 golle takımın en golcüsü (!) Valter Birsa ve orta sahanın beyni Sammaritano da takımdan ayrıldı. Onlar da golcü olarak Hapeol Tel Aviv'den Ben Sahar ve Lens'ta sezonu 5 golle bitiren Issam Jemaa ile sözleşme imzaladılar. Chatearoux'dan gelen ofansif orta saha Rudy Haddad ve Amiens'den gelen yine ofansif orta saha Omar Kossoko diğer transferler. Auxerre'in bu transfer dönemindeki artısı, savunma kurgusuna pek müdahale etmemesi olarak gözüküyor. Ama hücum hattı yolda çevirip selam verse tanımam, o derece.

Off-season notu: 6/10
Tahmini lig sırası: 7


-AS Nancy-Lorraine
Pablo Correa önderliğinde zirveye oynadıkları 2007-08 sezonundan bu yana köprünün altından çok sular aktı. O suların götürdüğü son nadide taş ise bu sene takımdan ayrılan Landy N'Guemo oldu. Açıkçası geçtiğimiz sezon kadrolarındaki kilit oyuncular olan N'Guemo, Alfred N'Diaye, Benjamin Gavanon ve en önemlisi Julien Feret'i kaybetmeleri; zaten düşme korkusu yaşayan takım için tehlike çanlarının güçlenmesine zemin hazırlıyor. Kulüp, geçtiğimiz sezon takımda kiralık oynayan ofansif orta saha Alex Cuvilier'in bonservisi için 1 milyon Euro ödedi. Marsilya'ya gönderilen kaleci Bracigliano'nun boşluğu Nantes'ın birinci kalecisi Guy Ndy Assembe ile doldurulmaya çalışıldı. Nancy'nin bu yaz yaptığı en önemli transfer olarak Sedan'dan 900 bin Euro bonservis bedeli karşılığı gelen sağ açık Lossemy Karaboue gösterilebilir. 23 yaşındaki Lossemy, şans bulmakta zorluk çekmeyecektir. Yeni bir Issiar Dia olabilir mi? Nancy'nin sezon içindeki performansına bağlı.

Off-season notu: 5/10
Tahmini lig sırası: 18

-AS St. Etienne
Yeşiller, transferden net 21 milyon 700 bin euro kar etti. Blaise Matuidi, Dimitri Payet ve Emmanuel Riviere geçtiğimiz sezon sırasıyla 37, 34 ve 38 maçta forma giymişlerdi. O müthiş performansıyla Payet'i ellerinde tutmaları zaten zordu. Boşluğunu ise en son Sporting'de izine rastlanan Sinama-Pongolle ve "bir türlü olamayan" Gonzalo Bergessio ile doldurdular.Paris'e gönderdikleri Matuidi'nin boşluğu, Paris'ten getirdikleri Jeremy Clement ile ne kadar dolar, göreceğiz. Ayrıca Bocanegra, Monsoreau, Ebondo gibi istikrarlı bir savunmaya sahipken o bölgeye Auxerre'li Jean Pacal Mignot'yu ve Braga'lı Paulao'yu getirmeleri biraz lüks olmuş gibi. Tüm bunların yanında takıma bedelsiz katılan Steed Malbranque herhalde yılın transferidir. Atılacak son golü var mı, bu sezon göreceğiz.

Off-season notu: 7/10
Tahmini lig sırası: 9




-FC Evian Thonon Gaillard
Kendileriyle aynı dağın yeli olduğumuz tartışılabilir, ancak aynı sudan içtiğimiz kesin. Zira Evian TG'nin evian'ı bizde "hayat su" olarak geçen Danone orijinli bir su markası. Hatta geçtiğimiz yıllarda giydikleri formalardan biri, adeta bir su şişesi imgelemi yakalamış vaziyette. Şişeler, son iki sezonu şampiyon olarak geçirdi. Yukarı doğru tek yönlü çalışan asansörün son durağı Ligue 1 oldu. Ligue 2 gibi "heyecan fırtınası" bir ligde en golcü takım olmaları onları orada şampiyon yaptı. O kadroda istikrarlı olarak forma giyen üç forvet Kevin Berigaud, Youssef Adnane ve Yannick Sagbo hala takımda. Açıkçası eski Lyonlu Caçapa veorta saha Pierre Bouby dışında önemli bir kayıpları yok. Bununla birlikte hücuma aldıkları Sidney Govou, Jerome Leroy ve Saber Khelifa, savunmaya aldıkları Jonathan Mensah ile Daniel Wass, sol bek/açık Fabrice Ehret ile Evian Tg, bu sezon adından çokça bahsettirecek gibi.

Off-season notu: 9.5/10
Tahmini lig sırası: 10



-FC Girondins Bordeaux
İnişleri de çıkışları kadar hızlı oldu. Üç yıl önce şampiyon olan takım, bu sezona Avrupa kupaları hedefiyle giriyor. Takımdaki en büyük eksiklik bağıra bağıra kendisni belli eden forvet sıkıntısı. İki yıl önce Arsenal'e giden Chamakh'ın yerini geçen sezon dolduramadıkları gibi, bu transfer dönemi neticesinde de ellerinde hala iyi bir forvet oyuncusu yok. Bu transfer döneminde en dikat çekici gelişmeleri ise en değerli iki oyuncuları olan Alou Diarra ve Fernando Menegazzo ile yolların ayrılması oldu. Bordeaux'da gerçekten "sıkıntı var". Gelen oyuncular olarak Nancy'ye yıllarını vermiş Landy N'Guemo ile Sochaux'lu hücumcu Nicolas Maurice-Belay dikkat çekici. Ancak dediğim gibi. Hala bir forvet yok. Ha, "Biz David Bellion'la da zirveye oynarız" diyorlarsa o başka tabi.

Off-season notu: 5/10
Tahmini lig sırası: 5




-FC Lorient
Bu yaz da Marsilya'ya çalıştılar. Velodrome'da ilk on bir başlayacak iki oyuncu Jeremy Morel ve Morgan Amalfitano, Lorient'e veda etti. Kevin Gameiro'yu zaten ellerinde tutmaları olanaksızdı. İkametgahını başkente aldırdı. Gameiro'nun boşluğunu doldurmaları mümkün değil tabi ancak o bölgeye geçen sezon takımda kiralık oynayan (ancak gol atmaya muvaffak olamayan) Kevin Monnet-Paquet ve Auxerre'de istikrarlı olarak forma şansı bulamayan Julien Quercia'yı transfer ettiler.Monnet-Paquet için ödenen 3 milyon euro bonservis bedelini, yaşının 22 olmasına yoralım. Monaco'dan gelen Mathieu Coutadeur da Amalfitano'nun boşluğunu doldurmak üzere transfer edildi. Savunmaya da direk oynayacak 2 oyuncu Pedrinho ile Lucas Mareque geldi. Lorient, meşhur uyum sorununu aşana kadar umarım iş işten geçmiş olmaz.

Off-season notu: 5/10
Tahmini lig sırası: 13


-FC Paris Saint-Germain
Bundan 5 yıl önce Canal +'nün %100'lük hissesine sahip olmak istediklerinde Paris'teki denetimciler paranın kaynağının belirsiz ve dayanaksız olduğunu söyleyerek ihaleyi durdurmuştu. 5 yıl içinde ne oldu bilmiyoruz. Lakin Qatar Investment Authority adlı şirket geçtiğimz mayıs ayında PSG'nin yüzde 70'ine sahip olmak istediğinde herhangi bir pürüz çıkmadı ve devir gerçekleşti. Yapılan görüşmelerde de DNCG'yi yatırımlarının kaynağı adına şu an için ikna ettikleri konuşuluyor. Pastore'nin transferinin henüz kesinlik kazanmadığını düşünecek olursak PSG bu yıl transfere 43 milyon euro bonservis bedeli harcadı. Acelelerinin olması normal. Çünkü UEFA Finansal Fair Play uygulamasının can sıkıcı olacağı zamana kadar alınabilecek bütün oyuncuları almak istemeleri, Man City ve Malaga'dan da aşina olduğumuz bir taktik. Avrupa'da herhangi bir kıtasal başarısı olmayan sayılı başkentlerden biri olan Paris'in, kıtasal bazda başarılı bir takıma sahip olması artık şart. Müthiş giderlerini karşılayacak yeni kaynaklar için uluslararası başarı kalemi gelirler listesine eklenemezse, UEFA ve DNCG kapıda bekliyor olacaklar. O sebepten bu sezon PSG için mutlak hedef ilk üç olacak. Geçtiğimiz sezon bu sıradan sadece 4 puan uzakta kaldıklarını da hatırlatalım.
Başkent ekibinde Gregory Coupet ve Claude Makalele'nin futbola vedası, tüm Fransa futbolunda bir devrin kapanışı gibi. Aynı zamanda 35 yaşındaki Ludo Giuly'nin de takımdan ayrılması, daha dinamik bir yapı oluşturulmasına yönelik hamleler olarak değerlendirilebilir. Avrupa futbolunun New York Knicks'i olan PSG için saha içi oyuncu kalitesinden ziyade mental yorgunluğu atmak, yeni sezona umutlu girmek başarılması gereken ilk hedef gibi .Katarlılar için de bu, PSG'nin doğru adres olduğunu gösteriyor. Jeremy Clement de takımdan ayrılınca o bölge için transfer yapmak öncelikşi hale gelmişti ve Blaise Matuidi ile Momo Sissoko nokta atışlar oldu. Zaten hali hazırda Nene-Hoarau-Mevlüt'ten oluşan hücum hattına Kevin Gameiro'yu ve son olarak da Javier Pastore'yi eklediler. Yaşlanmayan adam "Genç Jeremy Menez" de ofansif yaratıcılığa önemli katkı verecektir. Ki geçtiğimiz sezon ekran başında uyukladığımız çok PSG maçı olmuştu. Artık ligin en sansasyonel takımılar. Kzandıklarında da kaybettiklerinde de Fransa'da gözler PSG'de olacak.

Off-season notu: 9.5/10
Tahmini lig sırası: 3


-FC Sochaux-Montbéliard
Fransa liginde vasatın timsali Sochaux, bir Europa Lig bileti ve bir de 9 milyon euro saydırdıkları oyuncu ile son derece "karlı" bir sezonu geride bıraktı. 35 lig maçında 15 gol atan Nijeryalı Brown Ideye, yeni takımı Dinamo Kiev'le de 4 maç 5 gol gibi fenafillah bir istatistikle başladı. Jacques Faty ve Nicolas Maurice Belay'ı takımda tutamamaları da hanelerine yazılan eksi puanlar oldu. Hücum yollarında en büyük gol umutları geçtiğimiz sezonki en golcü ikinci isimleri Malili Modibo Maiga olacak. Çünkü iyi bir forvet transferi yaptıklarını söylemek güç. 22 yaşındaki yetenek Marvin Martin dışarı transferini yapacak sıradaki isim gibi duruyor.

Off-season notu: 5/10
Tahmini lig sırası: 11



-FC Stade Rennes
Sylvain Marveux'yü tutmaları zaten imkansızdı. Ancak Rennes transferde hızlı çıktı ve Jonathan Pitroipa ile Julien Feret'yi kadrosuna kattı. Geçtiğimiz sezonu Europa Lig biletiyle noktalayan Rennes için, ligde kadrosunu güçlendiren ender takımlardan biri olduğunu söyleyebiliriz. Yann M'Villa'yı kaybedecekleri güne kadar fikrim değişmeyecektir.

Off-season notu: 7.5/10
Tahmini lig sırası: 6



-FC Toulouse
Yeni sezona en önemli gol umudu Umut Bulut olarak giriyorlar. Sanırım bu, kendileri için yeterli bir yorum olacaktır.

Off-season notu: 6/10
Tahmini lig sırası: 8



-FC Valenciennes
Fransa liginde sıkıcılığın yılmaz savunucusu Valenciennes, transfer döneminde de istikrarlı çizgisinden bir şey kaybetmediğini herkese gösterdi. Hayır tamam, normal sezonda berabere kala kala zaten taraftarı canından bezdirdiniz, bari şu yaz dönemi birkaç transfer yapın da taraftar atraksiyon görsün. Yok. Valenciennes'deki tek hadise savunmadan Milan Bisevac'ın ayrılması ve emektar Gregory Wimbee'nin eldivenleri asması.

Off-season notu: 4/10
Tahmini lig sırası: 17




-FCO Dijon
1998'de iki kulübün birleşmesiyle kurulan Dijon, tarihinde ilk kez Ligue 1 mücadelesi verecek. Geçen sezonu averajla üçüncü olarak bitirip Ligue 1 vizesi alan ekipte, en değerli oyuncu Sebastian Ribas takımdan ayrıldı. Ancak yine de Dijon, transferde hareketli günler yaşadı. Boulogne'un en golcü isimlerinden Gregory Thil, Le havre'ın yine en golcü isimlerinden Brice Jovial, sol ayaklı ve genç bir oyuncu olan, Rennes'in tornasından geçmiş Samuel Souprayen; Dijon'a doğrudan katkı vereceklerdir.

Off-season notu: 7.5/10
Tahmini lig sırası: 15




-HSC Montpellier
Bu yaz Montpellier adına en kötü hadise, Emir Spahiç'in sadece 2 milyon euro'ya elden çıkması oldu. Çok daha fazlasını hak eden bir oyuncuydu. Zamanında vermediler, böyle oldu. Boşluğu Hilton ve Lens'tan gelen Henri Bodimo ile dolmaya çalışılacak. Bunun dışında kadroyu fazla bozmadılar. İstikrar iyi bir şey, evet.

Off-season notu: 7/10
Tahmini lig sırası: 12



-OGC Nice
Yukarıya oyuncu vermek üzerine kurgulanmış, Ligue 1'ün Gençlerbirliği'si olmaya and içmiş şirin ilçemiz Nice, bu sezona sıkıntılı başlıyor. Geçen sezonu düşme hattının yalnızca iki puan üstünde tamamlayan Nice, o kadrodan da bir sürü oyuncuyla yollarını ayırdı. Sağ baştan sayarsak Habib Bamogo, Daniel Ljuboja, Mamadou Bagayoko, David Bellion, Chaouki Ben Saada, Gregory Paisley arkadaşlarıyla helalleşti. Bunların karşılığında takıma doğrudan katılacak oyuncular olarak da Boca'lı defans Luciano Monzon, yılların eskitemediği Camel Meriem ve Marsilya'da bir türlü umduğunu bulamamış Fabrice Abriel geldi. En büyük gol umudu yine Eric Mouloungui. Bu sezon Nice'de hedef ligde kalmak.

Off-season notu: 5/10
Tahmini lig sırası: 19



-Olympique Lyon
Jean Michel Auals'ın "Bunca yıl takıma servet harcadım, artık gençlerle devam edeceğim" açıklaması göz yaşartan cinstendi. Lyon üç yıldır şampiyon olamıyor ve şampiyonluk yarışının da uzağında kalıyor. Yolunda gitmeyen şeyler var. Lyon'u Porto olmaktan alıkoyan durum sanırım Gourcuff, Cissokho, Gomis gibi yüksek bedelle aldıkları oyuncuları elden çıkaramamak oldu. Lyon, kendisini Lyon yapan gerçeklere ihanet etti. Satan takım olmaktan ziyade alan takım olma yoluna gitti. Lyon'un son dönemde transfer ettiği hiçbir oyuncu önceki kulübündeki performansını Lyon'da sahaya yansıtamadı. Takımdaki 7 yıllık şampiyonluğun rehaveti, onları da etkisi altına aldı. Avrupa'da yine istikrarlı başarısını sürdürse de, ligde en kolay iç saha maçlarında puan kaybeden Lyon ne izleyenlere heyecan verdi, ne taraftarına umut. Juninho'nun boşluğunu doldurmak ne Miralem Pjanic'e nasip oldu ne Ederson'a. Ancak yine de Lyon, bu sene şampiyonluğun en güçlü adaylarının başında geliyor.
Jeremy Toulalan'ın kaybı çok mühim ve Lyon henüz transfersiz. Malaga 11 milyon euro ödedi. Bir diğer kayıp da Cesar Delgado, lakin onun kaybının pek endişe verici olduğunu sanmıyorum. Meksika liginden gelip Meksika ligine giden bir oyuncu sonuçta. Bu iki oyuncunun kaybı, başkanın dediği gibi, genç Maxime Gonalons'un parlamasına yardımcı olabilir. Bununla birlikte Lyon takımı hala bu ligin en değerli iki oyuncusu olan Lisandro Lopez ve Michel Bastos'a sahip konumda. Marsilya'nın savunma sıkıntıları, PSG'nin yeni takım olması, Lille'in iki sezon üst üste üst düzey futbol / üç kulvarda başarı getirmesinin zor olması; Lyon'u yine şampiyonluğun en önemli adaylarından biri yapıyor.


Off-season notu: 6/10
Tahmini lig sırası: 1

-Olympique Marseille
"Söz konusu Marsilya ise, şampiyonluktan gerisi teferruattur" diyerek rengimizi belli edelim. Marsilya, doldurulması imkansız bir boşlukla lige başlıyor : Taye Taiwo. Milan'a giden sol kanat oyuncusunun boşluğu Lorient'ten gelen Jeremy Morel ile dolmaya çalışılacak. Yıllardır Lorient'ten başka takımda oynamamış Morel, şampiyonluğa oynayacak Marsilya'da umarız beklentilerin üstüne çıkabilir. Yaşı kemale ermiş Gabriel Heinze'nin yerine de Monaco'dan Nicolas Nkoulou takıma katıldı. Savunma istikrarını yakalamış bir takım olan Marsilya'da bu rotasyonun kökten değişmesi önümüzdeki sezon için olumsuz bir durum. Ancak net bir kayıp yaşanmayan orta sahaya Alou Diarra ve Morgan Amalfitano takviyeleri, Marsilya orta sahasını ligin en iyisi yapmaya yetiyor. Brandao kesin olarak takımdan ayrıldı. Loic Remy-Gignac-Andre Ayew-Lucho dörtlüsü bu sene çok canlar yakabilir. Marsilya maçlarına üst oynayın.

Off-season notu: 6.5/10
Tahmini lig sırası: 2


-OSC Lille
Şampiyon, yeni sezona forvet, orta saha ve defanstan toplam 4 önemli kayıpla giriyor. Ancak bu boşlukları doldurmakta nispeten başarılı oldukları söylenebilir. İleri üçlü Musa Sow-Mavuba-Gervinho ortaklığı, Fildişili olanın Londra yolunu tutmasıyla bozuldu.  Belki de ligin en komple orta saha oyuncusu diyebileceğimiz Yohan Cabaye de artık Newcastle'da. Ayrıca savunmadan Adil Rami ve Emerson'un kayıpları da önemli oldu. Ancak Lille iyi transferler de yaptı. Benoit Pedretti ama özellikle de Dimitri Payet, hücum anlamında takıma doğrudan katkı verecek isimler. Payet'nin kime gideceği merak konusuydu, şampiyona gitmesi çok şık oldu. Nantes'da yetişen 1.92'lik genç santrfor Ronny Rodelin de bu sene Lille'e katıldı. Uzun sezonda rotasyonda ilk düşünülen isimlerden biri bile olabilir. Savunmadaki eksikliklerin giderilmesi bakımından da Lokomotiv Moskova'dan gelen Karadağlı Marko Basa ile bu ligin tecrübeli savunmacılarından Bonnart gidenlerin yerini doldurmaya çalışacak.
Şunu söylemek gerekiyor ki, şampiyon güç kaybetti ve önümüzdeki sezon üç kulvarda mücadele etmek zorunda kalacak. Bu kadrodan iki sezon üst üste üst düzey performans beklemek ne derece iyimser bir tahmin olacaktır bilemiyorum. Ancak her şeye rağmen, Eden Hazard'ın hala takımda olması Lille'e dair umutların her şeye rağmen canlı tutulmasını olanaklı kılıyor.

Off-season notu: 7/10
Tahmini lig sırası: 4




-SM Caen
Yusuf El-Arabi'nin akibeti, bu yaz cevap bekleyen en önemli soruydu, o da cevabını "para" olarak iletti. 23 yaşındaki Arabi, önümüzdeki sezonu Suudi Arabistan'da geçirecek. Şampiyondan gelen Pierre Alain Frau en önemli gol silahı olacak. Ligden düşen Monaco'dan gelen Frederic Bulot da ona eşlik edecek. Hücum hattındaki bu ufak ince ayar, Caen'in ligde kalmasına yetecek mi, hep birlikte göreceğiz.

Off-season notu: 6.5/10
Tahmini lig sırası: 17




-Stade Brest 29
Ligue 1'deki ilk sezonları pek de parlak değildi. Paris'ten gelen sol haf Tripy Makonda, en önemli transferleri olarak gözüktü. Genç oyuncu için kendini gösterme şansı. Onun dışında Hapoel Haifa'dan gelen Eden Ben Basat dışında tüm transferler orta saha ve gerisine yönelikti. Nolan Roux halen takımın yıldızı konumunda. Bu transfer döneminde Liverpool, Schalke, Marsilya gibi bir takımla anlaşmazsa, önümüzdeki senelerde transferinin yönü ve miktarı; Brest'in bu sezonki başarısıyla doğru orantılı olacak.

Off-season notu: 6/10
Tahmini lig sırası: 20